KATEGORİLER |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Foto Galeri |
Arı Yetiştiriciliği
Arıcılık, Anadolu insanının bir geleneği olarak Ülkemizde çok eski dönemlerden
beri yapıla gelmektedir. Çok eski bir geçmişe sahip olmasına karşın arıcılığın
gelişmesi bilim ve teknolojideki ilerlemelere bağlı olarak son yüzyıllarda
olmuştur. Bugünkü teknik anlamıyla, başlı başına tarımsal bir uğraş ve üretim
dalı olan arıcılık, belli amaçlar doğrultusunda “bal arılarını kullanabilme ve
yönetebilme sanatı” olarak tanımlanabilir. Diğer üretim dallarında da olduğu
gibi arıcılıkta amaç en az masrafla en yüksek gelirin sağlanmasıdır.
Teknik arıcılık ve başarı birbirine bağlı iki temel unsurdur. Bu iki temel
unsurun düzeyi arıcılıktan sağlanacak gelirin düzeyini belirler. Bilgi ve
tecrübeye dayanmayan ve teknik uygulamaların yapılmadığı bir arıcılıkta başarı
ve gelirden bahsetmek imkansızdır. Profesyonelce yapılmayan, sıradan ve eski
usul bir arıcılık herkes tarafından yapılabilirken, teknik ve başarılı bir
arıcılık ancak bu konuda bilgi ve tecrübe sahibi kişilerce yapılabilir.
Bal arıları; bal, balmumu, arı sütü, arı zehiri, polen ve propolis gibi insan
sağlığı ve beslenmesi yönünden son derece değerli ürünleri üretmesi ve toplaması
yanında doğal ve tarımı yapılan bitkilerde sağladığı tozlaşma hizmetleri ile de
doğal denge ve tarımsal üretimde hayati öneme sahiptirler. Bu sebeple, bal
arıları hem yukarıda sıralanan değerli ürünleri hem de bitkisel üretimde ürün
miktarının ve kalitesinin artırılması amacıyla tüm Dünya üzerinde kullanılmakta
ve bal arılarından önemli yararlar elde edilmektedir.
Arıcılık, bir tarım ülkesi olan ve nüfusunun yaklaşık yarısı köylerde yaşayan
Ülkemiz için ayrı bir önem arz eder. Toprağı olmayan veya az topraklı, orman içi
ve kenarı köylerde yaşayan vatandaşlara en kolay iş ve kazanç imkanı yaratmanın
yolu arıcılıktan geçmektedir. Çünkü arıcılık; toprağa bağımlı değildir,
başlangıç için fazla sermayeye ihtiyaç duyulmadan bay-bayan, genç-yaşlı,
eğitimli-eğitimsiz gibi toplumun her bireyi tarafından yapılabilir ve bir yıl
gibi kısa bir süre içinde gelir getirmeye başlar. Bu özellikleri ve tarımda en
ucuz istihdam yaratması nedeniyle arıcılık günümüzün en önemli tarımsal
faaliyetleri içinde yer almaktadır.
Diğer yandan, Ülkemizin çok zengin bir bitki örtüsüne ve farklı iklim
kuşaklarına sahip oluşu arıcılığımızın gelişmesine önemli katkılarda
bulunmaktadır. Nitekim son 10 yılda kovan varlığımız ve bal üretimimiz yaklaşık
iki kat artarak sırasıyla 4 Milyona ve 63 bin tona ulaşmıştır. Ayrıca, Türkiye
hem kovan varlığı hem de bal üretimi bakımından Dünyada 4. sırada bulunmaktadır
ki bu da oldukça olumlu bir gelişmedir. Yıllık bal ve balmumu üretimi, 2000 yılı üretim değerleri ve fiyatlarıyla, ulusal ekonomimize 140 Katrilyon TL.
civarında bir katkı sağlamıştır. Kovan başına bal üretimi artırılarak bu katkı
2-3 kat artırılabilir. Arıcılığın bitkisel üretime olan katkıları da dikkate
alındığında bu faaliyetin ulusal ekonomiye olan toplam katkısının 500 Katrilyon
civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Ülkemizde arıcılık yapanların sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Ancak, arıcılığa
doğru bir şekilde başlamak arıcılığın birinci önemli kuralıdır. Arıcılığa yeni
başlayan bir kişi, birinci yılda 5-10 arasında koloniye sahip olmalı ve
tecrübeli bir arıcı ile birlikte çalışarak birinci yılını bilgi ve tecrübe
kazanma yılı olarak geçirmelidir. Bilgi ve tecrübe sahibi olunmadan daha fazla
sayıda kolonilerle çalışmak doğru değildir. Arı satın almanın en iyi zamanı
erken ilkbahardır. Arı, ilkbaharda arı ve oğul satan mahalli arıcılardan sağlanabileceği gibi yine arı
satan özel veya kamu kurumlarından da sağlanabilir. Arı veya arılı kovan (koloni) satın
alınırken dikkat edilmesi gereken en kritik nokta arıların hastalıksız olmasıdır. Bunun yanında
kovanların, standart Langstroth kovanı şeklinde yaptırılması veya satın alınması tavsiye edilir.
Birinci yılda az sayıdaki kolonilerle belli bir bilgi ve tecrübe kazanıldıktan sonra ilerki
yıllarda kovan sayısı artırılmalıdır. Arıcılıktan belli bir kazanç elde edilebilmesi için en az 50-
60 koloniye sahip olunması gerekmektedir.
Bu içerik 4712 defa okundu.
|
|
Bu konu ile ilgili diğer sayfalar » |
Sonbahar bakım ve kontrolleri » 4212 defa okundu. |
İlkbahar bakım ve kontrolleri » 4106 defa okundu. |
Arılarda kış bakımı » 5456 defa okundu. |
Ana arı yetiştiriciliği » 4974 defa okundu. |
Arı Ailesi ve Aile Bireyleri » 8133 defa okundu. |
Arı Yetiştiriciliği » 4712 defa okundu. |
|
||||
Diğer Bilgiler |
||||
|
||||
|
||||
|
||||
Foto Galeri |
|
|||
İletişim |
|
|||
© 2012 TarimSitesi |
|
|
||
|
|
|
||